20 Ekim 2019 Pazar

ANADOLUDA

ANADOLU*DA
yüce dağın eteğinde bir dere
çağlar suları, akar Anadolu*da
göçmen kuşlar gibi ulu göklere
kanat çırpan aşk var Anadolu*da
bir kuzu anası için meler de
uzanırsın serince gölgelerde
uykunu bir ezan sesi böler de
Allah ne güzel bir yar Anadolu*da
kahvenin tonundan sıyrılır ova
kurulur servilerde bir garib yuva
ne varsa alemde son verir ava
sevmeyene alem dar Anadolu*da
kimsesiz değildir aç kalan sabi
doludur anaların eteği, kabı
Hakk*a kuldur hem Kuran a tabi
yarayı sevgi ile sar Anadolu*da
bağ bahçe kazılır el verir toprak
gülizar olmuş da gül verir toprak
lal olmuş aşığa dil verir toprak
hasret çekmek çok zor Anadolu*da
çınaroğlu yol gider orman içinde
dost arar gözleri derman içinde
canı tane tane harman içinde
arif olmak için kor Anadolu*da...r.çınaroğlu

YA SABIR

YA SABIR
bunca derde düşünce
sabredersin ey gönül
nefsin yakıp pişince
sabredersin ey gönül
bilmem deme bilirsin
Hakk isterse bulursun
bir padişah olursun
sabredersen ey gönül
verdi ise Hakk verdi
az yahut çok verdi
adil olup hak verdi
sabredersen ey gönül
kula kızıp naz etme
yalan sözden haz etme
haşa Rabb*e söz etme
sabredersen ey gönül
çıra olsan yansan da
susuzluga kansan da
sabırsızken onsan da
sabreyle sen ey gönül
bakarsın bir yol bulur
olmaz ise kul bulur
sana türlü hal bulur
sabredersen ey gönül
aşık ol sen Hakk*a dön
O*ndan gayrı bulma yön
sabır nice mutlu son
sabredersen ey gönül
bela gelir gam gelir
yiğide iyi nam gelir
akla bir ilham gelir
sabredersen ey gönül
çınaroğlu aç gözün
Hakka tabi kıl özün
mahşer günü pak yüzün
sabredersen ey gönül... r. çınaroğlu

ŞU FANİ DÜNYADA

ŞU FANİ DÜNYADA
şu fani dünyanın bütün varına
tenezzül etmem de yar olmasaydı
gençlik ateşini salıp bağrına
insanı yakan heves var olmasaydı
kim bilir daha ne hayır işlerdik
cenneti arzular kevseri düşlerdik
arzuları kaynamış suyla haşlardık
nefse galib gelmek zor olmasaydı
tasavvuf ehlinden bir el tutardık
sabır sebat işleyen bir hal tutardık
kendimize hakikat bir yol tutardık
ilim irfan bilmek har olmasaydı
bir garip hal ile çıksaydık düze
bazen ırak gelir hakikat bize
derman gelmez olur bacağa dize
beş vakit namaz kar olmasaydı
Nesimi söz demez takat bulursa
sözde mana gizli hilkat bulursa
şayet Hakk ehlinde şevkat bulursa
dünya güzel yerdir Nar olmasaydı... r.çınaroğlu

NEME GEREK

NEME GEREK
han a varır yol bilmez
sencileyin neme gerek
dahi sağ ı sol bilmez
sencileyin neme gerek
kanun şeriat bilmez,
okur kıraat bilmez,
akıl itaat bilmez,
sencileyin neme gerek
hayır hasenat bilmez
güzel serenat bilmez
meyde kanaat bilmez
sencileyin neme gerek
Hakk isen arz edeyim
seni dosttan farz edeyim
kin haset gürz edeyim
sencileyin neme gerek
selamsız geçen de sen
dost ehlinden kaçan da sen
harama uçan da sen
sencileyin neme gerek
artık son ver bu zillete
yeter bu çile millete
düşürür cahil illete
sencileyin neme gerek
çınaroğlu akıl arar
kılar Hakikatte karar
hayvan olmak neye yarar
sencileyin neme gerek... r. çınaroğlu

SAYALIM GİTSİN

SAYALIM GİTSİN
kendini leylanın yerine koyma
her şeyi bir mazi sayalım gitsin
sevdayı kalbinde derine koyma
bir damla özlemle yuyalım gitsin
kıskanır elbet ki seven seveni
ne eskidir bu hasret ne dünden yeni
duymadım bir ömür aşkla güleni
bir akşam güneşi diyelim gitsin
bağlanır ellerin ayakların küt
işe yarar mı aceb bu derde sükut
ister hıfzet cemalim istersen unut
anıları üst üste koyalım gitsin
sevda de, yanarsın söz ile dahi
gönlünde büyürdü ne oldu sahi
kalsa da ikimizin son bir sabahı
zamana pes deyip uyalım gitsin
çınaroğlu bir huzur arardı sende;
gönülde yok ise bulunmaz tende
bırakalım duyulsun bütün cihanda
bu sırrı aleme yayalım gitsin.... r çınaroğlu

SAĞLIKLI BESLENELİM

SAĞLIKLI BESLENELİM
besmelesiz işe varma
sağlıklı beslenelim
kirli elle sofra kurma
sağlıklı beslenelim
az konuşup çok tuta
lokmayı küçük yuta
paslanırız yata yata
sağlıklı beslenelim
Allah vermiş nimetleri
tuzsuz yap yemekleri
küçük kopar ekmekleri
sağlıklı beslenelim
çocuklara abur cubur
yemeyelim katır kutur
dökülmesin eve küpür
sağlıklı beslenelim
biraz spor biraz koşu
sıcak yeme taze aşı
ağrımaz insanın dişi
sağlıklı beslenelim
günde bir iki üç öğün
ölçtür her ay şeker yağın
kilo yapma yığın yığın
saglıklı beslenelim
eksik etme ıspanağı
bol su ile yu çanağı
balık kalbin dayanağı
sağlıklı beslenelim
dalından al elma armut
yaz gelince biraz da dut
nasihatım iyice tut
sağlıklı beslenelim
Hak yaratmış bizim için
şükret bağda üzüm için
deme oğlum kızım için
sağlıklı beslenelim
mideni üç parçaya böl
su hava yemekle dol
işte böyle hep mutlu ol
sağlıklı beslenelim
çınaroğlu anlar halden
deme ne gelir elden
ne gelirse gelir dilden
sağlıklı beslenelim.... r çınaroğlu

İNSAN

İNSAN
Eskimez dildeki aşk nağmeleri.
Yeter ki gönülden söylesin insan.
Elbette bulunur anlayan halden.
Sevdayı muhabbet eylesin insan.
Yaradanin verdiği nimet hakkınca.
Yar adına çekilen mihnet hakkınca.
Tatlı bir dil var ki ziynet hakkınca .
Mecnun olup çölleri boylasin insan.
Kem gözle bakmasın arda kalana
Koşup yardım eylesin zorda kalana.
Bir mana yuklemesin yar'da kalana
Düşünüp taşınıp ağlasın insan.
Hakikat şarabın içince birden.
Kalkmasin harama olduğu yerden.
Haberi var ise ateşten hardan
Ölmeden rızkını sağlasın insan.
Nicesin yaratmış Hüda aleme
İsim isim saymış almış kaleme
Ne varsa özunde harca ilime
Doğruyu yanlışa yeğlesin insan.
çınaroğlu görür elbet cümle kusrunu.
Hakk yolda verir hem ömr-u asrını
Bin yil kalpte tuttu arz-u yesrini.
Nefis denen şeytani bağlasın insan.... r çınaroğlu

ARIYORUM

ARIYORUM
hakikat hırkasın giydim üstüme
dünya alem gezip irfan arıyorum
aç mıyım tok muyum bilmem amma
bir yudum su biraz da nan arıyorum
kendini halkına rehber edecek
ilme hakim olacak dava güdecek
bilmediği bir şey için bin yıl gidecek
ilim yolculuğuna insan arıyorum
günde beş vakit huzura dursun
bana benim gönlüm ile buyursun
nerede bir aç var ise doyursun
Hak için veren mennan arıyorum
gözü olmasın haram mal ile mülkte
Şahı Merdan gibi gözü kara cenkte
doğrulukta adalette dahi iyilikte
önden giden önder ilhan arıyorum
göz etsin mazlumu kol kanat gersin
isteyene kendi mülkünden versin
ister ise Makam ı İbrahim e ersin
yurduma büyük bir sultan arıyorum
haklıyı haksızdan ayırsın diye
düşeni kaldırsın kayırsın diye
hakikat nasılsa buyursun diye
iki kefesi bir olan mizan arıyorum
çınaroğlu nerde olsa alır aradığın
koyun kuzu gibi bilir aradığın
yitik olsa deryada bulur aradığın
bir gönül bir makam bir han arıyorum...r çınaroğlu

ÇANEKKALE

ÇANAKKALE
ne şanlı bir ordu ne kutlu zafer
anlatmaya yetmez Çanakkaleyi
yedi düvele denk düştü bir er
bu millet satmaz Çanakkeleyi
oğul sen de uyan uykundan kalk
silkin de tarihini anla oku bak
dünyanın öbür ucundan bir Anzak
korkar bir daha tatmaz Çanakkaleyi
bir gece ansızın gemilerle sudan
kalktı düşman dört yanlı pusudan
nice analar ayrı düştü kınalı kuzudan
bilir de yabana atmaz Çanakkaleyi
kimisi evli idi kimisi bekar
gözyaşı sel olur ırmakla akar
siperden sipere düşmana bakar
başka sevdaya katmaz Çanakkaleyi
bazen aç yattılar uykuydu ilaç
ruhlara gark oldu o kutlu miraç
bir yanda hilal vardı bir yanda haç
şüheda uyumaz, uyutmaz Çanakkaleyi
hikmet mi ararsın yanan bir hardan
dön de bak ardına ne kaldı yardan
genç yaşlı çoluk çocuk ihtiyardan
bilenler asla unutmaz Çanakkaleyi
savaş mı istersin al işte savaş
bir kuru ekmekle bir kaşık da aş
yetecekse yüreğin gel yavaş yavaş
gün batar da karartmaz Çanakkeleyi
Çınaroğlu sen kim şair olmak kim
mana aleminde sair olmak kim
böyle kutlu bir yurt şehir olmak kim
bin destan tutmaz Çanakkaleyi.... r.çınaroğlu

MÜSLÜMAN

MÜSLÜMAN
selam versen tövbe almaz
dostluğu yalan müslüman
yalnız iken namaz kılmaz
camiye dolan müslüman
hakikat sorsan bilmem der
yitik mal bulur bulmam der
doğru tartsan da almam der
arada kalan müslüman
yetim malın yeme dersin
kem söz dosta deme dersin
aldırmaz ki kime dersin
ipini salan müslüman
tutunur bir tarikata
yapar hata üzre hata
cennet vaadi yata yata
şeyhinden alan müslüman
malın mülkün verir hemen
sözü şektir hali dümen
gezer durur Mekke Yemen
hülyaya dalan müslüman
biri bunu fena ekmiş
güzel bir hizaya çekmiş
güya Hakk*ı diyecekmiş
hakikatı bulan müslüman *
çınaroğlu az söylesin
sanma çalıp saz söylesin
nush ile vaaz söylesin
aklı hür olan müslüman...r. çınaroğlu

SAKLADIM SENİ

SAKLADIM SENİ
aklıma geldiğin günden bu yana
yar diye gönlümde sakladım seni
tahtımı aldığın günden bu yana
yar diye gönlümde sakladım seni
bir bahar sabahı yahut gül idin
gönül penceremde ince tül idin
öyle güzel kokulu bir sümbül idin
yar diye gönlümde sakladım seni
kimseye açmadım bu sırrı ayan
gönlümü alıp da gönülsüz koyan
onca ay onca yıl onca zaman
yar diye gönlümde sakladım seni
ne güzel olurdu gelsen yanıma
ortak olsan ömrüme, her anıma
can katarsın belki diye canıma
bir ömür gönlümde sakladım seni
ruhumu bulurum kor gözlerinde
gece karanlığında sabah erinde
öyle bir yerdesin ki öyle derinde
bir ömür gönlümde sakladım seni
sakladım kokundan eller almasın
sakladım aşığından gayrı bulmasın
korkarım bu gönlüm sensiz kalmasın
yar diye gönlümde sakladım seni....r çınaroğlu

AŞIK VEYSEL E

AŞIK VEYSEL*E
dünya bir göçer handır
dostlar seni unutmadı
ademoğlu tende candır
dostlar seni unutmadı
gün geceye eşit idi
Atam ile yaşıt idi
bindiği son taşıt idi
dostlar seni unutmadı
bahar geldi cümle yurda
müjde verek kuşa kurda
çal şu sazın bir duyur da
dostlar seni unutmadı
gözün ama gönlünde haz
halkın derdi sende avaz
geçti bahar dolandı yaz
dostlar seni unutmadı
bilemedik kıymetini
verdik aşkın zahmetini
anlat sözün hikmetini
dostlar seni unutmadı
bencileyin yar uğrunda
yandı hasretin bağrında
açtığın gönül çığrında
dostlar seni unutmadı
kara toprak çekti canın
mutlu kıldın cümle anın
aşk ehlinde kul divanın
dostlar seni unutmadı
Karacoğlan gibi çoşkun
Dadaloğlu gibi şaşkın
Nam saldı aleme aşkın
dostlar seni unutmadı
var git Veysel piştim deme
hak yolundan şaştım deme
gönüllerden düştüm deme
dostlar seni unutmadı...
çınaroğlu kulun olsun
harcadığın pulun olsun
var git desen yolun olsun
o da seni unutmadı
dostlar seni unutmadı... r çınaroğlu... 21 mart 2019

SÖYLE BU GÜZELLİĞİ KİMDEN ALDIN

SÖYLE BU GÜZELLİĞİ KİMDEN ALDIN
melek desem huri desem değilsin
söyle bu güzelliği kimden aldın yar
sevmek seni ölümsüzlük sayılsın
söyle bu güzelliği kimden aldın yar
saçın perçemini döküp yüzüne
maral izi gibi düşsem izine
uykularım feda olsun dizine
söyle bu güzelliği kimden aldın yar
gece gelsen rüyalarım şen olsa
yüzüm gülse gönlüm gülüşen olsa
gönül huzur bulsa tin evşen olsa
söyle bu güzelliği kimden aldın yar
bir garib aşığım halime acı
tebessüm et gönlüme ver ki ilacı
sensiz günüm gecem benden davacı
söyle bu güzelliği kimden aldın yar
dünya gözü ile görsem bayılsam
murad alan fanilerden sayılsam
göz ucunla baksan bana ayılsam
söyle bu güzelliği kimden aldın yar
karacoğlan görse şimdi vurulur
ferhat dağı deler anda durulur
cihan üzre hem bir cihan kurulur
söyle bu güzelliği kimden aldın yar
eğilsem zülüfün telinden alsam
suçlusun deseler esirin olsam
ben beni yitirip hem sende bulsam
söyle bu güzelliği kimden aldın yar
güzelliğin zekatını versen de kabul
ellerin yarama sürsen de kabul
bensiz muradına ersen de kabul
söyle bu güzelliği kimden aldın yar
çınaroğlu yolu uzun varılmaz
su bulanık durmayınca arılmaz
destur olmayınca bağa girilmez
söyle bu güzelliği kimden aldın yar,,, r çınaroğlu

İSKİLİPTİR

İSİKİLİP*TİR
otağ kurmuş erenleri
güzel yerin iskiliptir
bağra basmış gelenleri
gülden şirin iskiliptir
yıllar yılı huzur ve şan
üç tarafın dağdan aşan
ekmeği ile uğraşan
dosta karin iskiliptir
evliyalar alimlerin
ezanların hatimlerin
bizde farkı senin yerin
bu gün yarin iskiliptir
nicesi var molla hoca
gönülleri koca koca
helalleşip varır hacca
ilmi derin iskiliptir
yevliğin buz gibi suyu
güzellerin melek huyu
sultanlara varır soyu
nazik, narin iskiliptir
gurbet elde çeken çile
lal olsa da gelir dile
insan oğlu bile bile
ahu zarın iskiliptir
günler geçer mevsim kışa
bilen gelir koşa koşa
insan sevmek gitmez boşa
bütün kar*ın iskiliptir
çınaroğlu söyler sözü
iskiliptir işin özü
açık gitmez iki gözü
yoğun, varın iskiliptir... r çınaroğlu

TÜRK KADINI

TÜRK KADINI
Türk Kadını Türk Kadını
yerden göğe kaldır bizi
alem duysun hem adını
şan şöhretle doldur bizi
anam bacım hem yar olan
vatan gibi diyar olan
gönlü hep bahtiyar olan
ne mutlu ki Türk Kadını
gece gündüz beşik salla
sevip okşa koru kolla
yiğidi cepheye yolla
ne mutlu ki Türk Kadını
Anadolu olsun adın
unutulmaz bizde yadın
gönüldeki son muradın
söyle nedir Türk Kadını
şair olur ozan olur
oyunları bozan olur
kalem tutar yazan olur
derdin söyle Türk Kadını
vatan sana minnettardır
ana olmak bir tek kardır
sanma senden öte vardır
ne yücesin Türk Kadını
evladını okut öğret
vatanına hayırlı et
biraz dayan biraz sabret
göreceksin Türk Kadını
unutmasın düğün töre
Türk bayrağı düşmez yere
göğsünü tam gere gere
siper eyler Türk Kadını
kağnı ile mermi taşır
dua eder okur aşır
Türk olana bu yakışır
ne mutlu ki Türk Kadını
vatan için millet için
oğul verir devlet için
onca çile mihnet için
Ülküdaştır Türk Kadını
ey Türk oğlu unutma ki
haram bir lokma yutma ki
Hak*tan gayrı yol tutma ki
emanettir Türk Kadını
Türk Kadını anan senin
kutlu vatan yuvan senin
ezan bayrak davan senin
lekeleme Türk adını
çınaroğlu kim ne desin
susuz kalsın acı yesin
bana duygu bana esin
Ne mutlu ki Türk Kadını...r. çınaroğlu

HERKES SENİ YARİM BİLSİN

HERKES SENİ YARİM BİLSİN
eğil bir buse alayım
herkes seni yarim bilsin
bir kerecik mest olayım
herkes seni yarim bilsin
dolmaz gönlümdeki yerin
derin bir aşk öyle derin
aç göğsünde düğmelerin
herkes seni yarim bilsin
başka ele el verme de
sevdim deyip gül verme de
arz eyleyip hal verme de
herkes seni yarim bilsin
bırak sönsün aşkın narı
at gönlünden intizarı
sorsalar bu kimin yari
söyle herkes yarim bilsin
ağlasa da gülsün yüzün
olmasın kalbinde hüzün
bana baksın iki gözün
herkes seni yarim bilsin
nişan düğün etme tasa
hasret uzun ömür kısa
söylüyorum basa basa
herkes seni yarim bilsin
ne istersen dile benden
gönül senden çile benden
can çıkmadan şu bedenden
herkes seni yarim bilsin
çınaroğlu hoştur gene
ayrı geçti onca sene
gel saralım teni tene
herkes seni yarim bilsin... r. çınaroğlu

ÇOCUK GİBİ SEVECEKSİN

ÇOCUK GİBİ SEVECEKSİN
sever isen ol Mevlayı
çocuk gibi seveceksin
över isen ol Mevlayı
çocuk gibi öveceksin
hemen düşeni kolundan
kaldır tutup da elinden
hep iyiliğin yolundan
çocuk gibi gideceksin
yarış yapıp iyilikte
hep el ele hep birlikte
ne varsa vardır dirlikte
çocuk gibi seveveksin
çocuk gibi saf ve temiz
bıraksın gönülde iz
biz hep biriz beraberiz
çocuk gibi diyeceksin
aç gördün mü ekmeği
paylaş korkma yemeğini
boşa gitmez emeğini
çocuk gibi seveceksin
hakikat bu kabul et sen
hakikate gönül versen
mutluluğu ister isen
çocuk gibi seveceksin
Allah görür diye her an
O*na yakın kevn-ü mekan
tartar nasıl olsa mizan
çocuk gibi seveceksin
çınaroğlu zülm eylemez
sözü baldır kem söylemez
ecel geldi mi ağlamaz
çocuk gibi seveceksin.... r çınaroğlu

YAR OLMASAYDI

YAR OLMASAYDI
bilinmez sevdalar efsunlu mudur
insanın gönlünde var olmasaydı
sevdaya tutulan hep mutlu mudur
sevdiğine kavuşmak zor olmasaydı
derdini çoğaltır keyfin yerine
bir acı girdapla salar derine
gözlerin daldıkça yar gözlerine
vuslata ermesi har olmasaydı
aşığı yüceltir sevenin hazzı
bazen kurt olur bazen de kuzu
kaf dağının ardına aşırır bizi
yardan ayrı kalmak zar olmasaydı
Leyla nın adı var sevda bilinmez
Mecnuna sorsalar Leyla bulunmaz
hasreti çekmeden seven olunmaz
şu hasretlik dediğin nar olmasaydı
sabır dök aylara mevsime yıla
bir gönül sevda ile çık sen bu yola
nasip olmaz seven olmak her kula
güzeller çirkine yar olmasaydı
çınaroğlu söyler halin hal bilene
yol sormak gerek ancak yol bilene
hakikat ilminden bir Hakk bulana
bu demde kul olmak kar olmasaydı...r çınaroğlu

DEYYUS

DEYYUS
küçük bir çocuktu bilmem yaşı kaç
uçkuruna sahip olmayan deyyus
tenine dokunurken duymadın utanç
aile terbiyesi almayan deyyus
sana insan diyemem dilim varmaz
el vursam yüzüne elim varmaz
sövsem yedi ceddine belim varmaz
onuru serefi kalmayan deyyus
gözün kör olaydı görürken daha
inmeler ineydi yürürken daha
nasıl baktın yüzüne ölürken daha
bir damla göz yaşı salmayan deyyus
saçının teline kıymaz anası
insan nasıl kahrolur nasıl yanası
kapanmaz bir ömür bizde yarası
Kuran ı sünneti bilmeyen deyyus
sana söylenecek sözüm var amma
kurulmuş alevim közüm var amma
bu işe kökten bir çözüm var amma
desinler sabahı bulmayan deyyus
öyle bir derde düş yaran onmasın
yediğin içtiğin içine sinmesin
sel olsun göz yaşın bir gün dinmesin
olasın ömrünce gülmeyen deyyus
yakındır feleğin sana metemi
çile ile geçsin ömrün her demi
az gelir ağzına eşeğin gemi
doğru yola gemsiz gelmeyen deyyus
çınaroğlu sitem eder devlet ricale
kale olmak gerekti çelik bir kale
bizi kim getirdi bilmem bu hale
kalbindeki lekeyi silmeyen deyyus....r. çınaroğlu

ESKİ ŞEN BAĞLAR

ESKİ ŞEN BAĞLAR
her biri baharda yeşillenirdi
viran olmuş bizim eski şen bağlar
gah şarkı söyler gahı dinlenirdi
viran olmuş bizim eski şen bağlar
eriğin meyveden kalkmazdı dalı
dağlara selam verir kavak edalı
şimdi bir görseniz şu garip hali
viran olmuş bizim eski şen bağlar
armut desen ayva desen nar desen
yalan olmaz dünya nebat var desen
bundan gayrı hayat bulmak zor desen
viran olmuş bizim eski şen bağlar
dalında kuş öterdi dibinde beşik
bir bağı sulamak isterdi keşik
gayrı yanmaz ocak, aşılmaz eşik
viran olmuş bizim eski şen bağlar
kimi yıkılmış bir duvara yaslı
kimi kurumuş artık kurtlu paslı
bilmem nedir nasıldır bu işin aslı
viran olmuş bizim eski şen bağlar
günlerce çalışır çapa yapardık
vişneyi kirazı daldan kapardık
ne oldu da atamızdan apardık
viran olmuş bizim eski şen bağlar
günlerce sürerdi hasat etmesi
güç olurdu harmanda koyup gitmesi
düğün bayram idi işin bitmesi
şimdi viran olmuş bizim şen bağlar
güz gelende bağ bozumu olurdu
mor yeşil kara üzümü olurdu
çoluk çocuk yer, sözü mü olurdu
viran olmuş bizim eski şen bağlar
mevsimler su gibi akıp geçti de
bağı bahçeyi köyü yıkıp geçti de
gözlerim öylece bakıp geçti de
viran olmuş bizim eski şen bağlar
şimdi sadece üç beş ağaç kalmış
kimi kurumuş kimi toprağa dalmış
sanırsın bu köyün hepisi ölmüş
viran olmuş bizim eski şen bağlar
çınaroğlu ağıt mı yaksam bu hale
zamanı döndürsem ne geçer ele
şimdi bütün anıları verip bir sele
sesime ses verip titreşen bağlar
viran olmuş bizim eski şen bağlar... r. çınaroğlu

SENİNLE BAŞLAR

SENİNLE BAŞLAR
yokluğuna alışmak mı ne dersin
hayatın anlamı seninle başlar
unutmaya çalışmak mı ne dersin
hayatın anlamı seninle başlar
dert etmem aşkının varsa kusuru
topla çıkar yok eyle kalan küsürü
sildim ömrümdeki bu son asırı
hayatın anlamı seninle başlar
ne desem kar etmez olup bitene
dur demek minnettir artık gidene
ne olur sabreyle bir daha dene
hayatın anlamı seninle başlar
çiçeği goncayı unuttum bilmem
kaybettim aklımı nicedir bulmam
ben senden gayrısına yar olmam
hayatın anlamı seninle başlar
gül diye koklasam sinende anı
bir yanı hasrettir gurbet bir yanı
öyle sev beni ki kalbimden tanı
hayatın anlamı seninle başlar
bilmem ki kaç senem sensiz eridi
dağ taş dolandı engin yürüdü
ömür bahçesinde güller kurudu
hayatın anlamı seninle başlar
daha ne diyeyim gel demek az mı
bir bakıp gözüme gül demek az mı
benimle yaşa benimle öl demek az mı
hayatın anlamı seninle başlar
halimiz hatrımız kaleme düştü
sözümüz kalpteydi kelama düştü
çınaroğlu namımız aleme düştü
hayatın anlamı seninle başlar... r. çınaroğlu

SEFA GELDİ

SEFA GELDİ
geldi şehrü ramazan
sefa geldi hoş geldi
buldu alem onda can
sefa geldi hoş geldi
dört kitabın özü ile
nurdan farksız yüzü ile
Hakk Muhammed sözü ile
sefa geldi hoş geldi
alem bekler onda necat
namaz oruç dinde necat
hem başta hem sonda necat
sefa geldi hoş geldi
gözden önce gönlün doyur
bir mertebe iftar sahur
gece gece huzura dur
sefa geldi hoş geldi
ilim öğren Kuran oku
var eyler Rabbin yoku
ilmik ilmik nurla doku
sefa geldi hoş geldi
bir kaç fakir fukaranın
boş geçmesin bir tek anın
kutlu olsun ramazanın
sefa geldi hoş geldi
yaklaş iman hatlarına
gem vur nefsin atlarına
kanma dünya tatlarına
sefa geldi hoş geldi
güzel sözü bal eylesin
ibadeti yol eylesin
dilin sussun lal eylesin
sefa geldi hoş geldi
çınaroğlu oruç tuta
sevabına sevap kata
mana katar tüm hayata
sefa geldi hoş geldi... r. çınaroğu

AHA GELDİK GİDİYORUZ

AHA GELDİK GİDİYORUZ
bir damla su biraz sevi
maya tuttuk geliyoruz
ana rahmi öyle kavi
gün uyuttuk geliyoruz
aylar geçti gün be gün
atlanmadı bir tek öğün
murad aldım diye övün
caka sattık geliyoruz
dokuzuncu ayın başı
kime çeker gözü kaşı
sağlık huzur işin başı
tez uyuttuk geliyoruz
doğdu anda hayrül beşer
kimi ağlar kimi şaşar
bilmem ne kadar yaşar
yerden bittik geliyoruz
insan doğup insan olmak
iyi güzel halle dolmak
mümkün değil baki kalmak
düğüm attık geliyoruz
çoluk çocuk daha derken
hakikate deme erken
tez ol henüz vakit varken
acı tattık geliyoruz
gençlik yeldir esti geçti
baktı bazen küstü geçti
kaldı azı üstü geçti
artık geldik gidiyoruz
kırk yaşına vardın mı hiç
saçta akı gördün mü hiç
dizlerine vurdun mu hiç
artık geldik gidiyoruz
ömür erir mevsim geçer
akıl gelir imkan kaçar
bilmez misin gelen göçer
artık geldik gidiyoruz
yaş kemale erdi deyi
dünya bizi yordu deyi
dünyada ne vardı deyi
artık geldik gidiyoruz
yetmiş midir seksen midir
bilmez zoru doksan mıdır
gün gelende noksan mıdır
artık geldik gidiyoruz
işte böyle dünya hali
bağlıdır hem eli kolu
çınaroğlu ibret dolu
artık geldik gidiyoruz.... r çınaroğlu.

GİZLİ KALSIN

GİZLİ KALSIN
kimselere derdim demem
derdim bende gizli kalsın
başka tene yurdum demem
yurdum bende gizli kalsın
sırrım olsun bu mesele
dolaşmasın elden ele
gör ki başa neler gele
sırrım bende gizli kalsın
açılmasın saçılmasın
sevda abın içilmesin
bu makamdan geçilmesin
virdim bende gizli kalsın
ağaç olsun dalı yerde
taşlasınlar meyve ver de
nerde desin hani nerde
kurdum bende gizli kalsın
derman ister aşk müridi
gün dolandı yıl eridi
aldı başın gam yürüdü
sordum, dedi gizli kalsın
çınaroğlu menzil alır
insan ölür adı kalır
sevdanın bir tadı kalır
erdim, bende gizli kalsın... r çınaroğlu

GÜZELDİR

GÜZELDİR
cennet gibi her köşesi bucağı
yurdumun şiiri, sözü güzeldir
dört mevsimde ayrı tüter ocağı
dallar meyve verir yazı güzeldir
koyunu kuzusu ayrı bir şarkı,
çalışır didinir döndürür çarkı
kırk milletin ötekinden bir farkı
bulunmaz ipeği bezi güzeldir,
destanlara konu olur yiğitlerimiz
ilham verir sevdalara beyitlerimiz
ozanımız alimimiz seyitlerimiz
leylanın mecnunun cüz*ü güzeldir
Dede Korkut ile başlar söylence
toy kurulur düğün dernek eğlence
Hakk yolunda cenk eyleyen bir gence
selam olsun bizden özü güzeldir
açı doyur açığı sar mazlumu tut
bir yavru görürsen sevginle uyut
yurdunu sev kini nefreti unut
sevginin nefretten yüzü güzeldir.
ilmik ilmik dokur sevdayı beze
hicab duyar sevdiğine kem söze
bin yıldır bakıyoruz yüzü yüze
yiğit olur hem oğlu hem kızı güzeldir
bu topraklar ne öksüzdür ne yetim
bu toprakta yurt kurmaktır niyetim
şifadır balım sütüm lezzettir etim
yavan bir ekmeğin tadı tuzu güzeldir
çınaroğlu saymakla bitmez nimeti
çekse de şikayet etmez mihneti
gün birlikte bilmek günü, kıymeti
muhabbet ehlinin sazı güzeldir.. r çınaroğlu

İNSAN İNSANA

İNSAN İNSANA
bir yanı geçmişe uzandı
bir yanı kalbimin ta içinde
durdurdu birden geçen zamanı
ellerini alıp ellerimden
ve ardına bakmadan
görmedi onsuz bir an*ı
kayboldu ufukta usul usul
gözleri gözlerime akmadan
bir yanı geçmişe uzandı
bir alev ki içimde yandıkça yandı...
ne o eski türküler söyleyen ozannım
ne o şiirler okuyanım pencereden
hala ki adını duydukça kanım
kalbimle aklım oynuyor yerinden
bir yanı geçmişe uzandı
bir yanı kalbimin ta içinde
öyle bir sevda ki bu derinden
çepeçevre sarıldı dört yanım
uyuyorum hayal görmek için
uykumu sana adamaktayım...
zor tabii sevilmek ümidi insana
gün olur özlersin yana yana
gönülden gönüle bilmem kaç yol var
gelmezse gücenmem biri benden yana
ne ahımı alır yer
ne duamı işitir gök
ister miyim bir daha
sever miyim kana kana
insan sevdikçe ümit eder bilirsin
insan sevildikçe güzeldir
bir yanı geçmişe uzandı ne çare
mana eşyaya gerek
insan insana... r çınaroğlu

MEVSİM MEVSİM ÜSTÜNE

MEVSİM MEVSİM ÜSTÜNE
mevsim mevsim üstüne,
karlar çiçek üstüne
yolcu yol üstüne düştü
sevdan gönül üstüne
hasret sevda üstüne düştü
gözlerin gözlerime
dudakların tenime
bedenin bedenime düştü
sormadım kaç gün kaç gece
yahut kaç asır olduğunu
sözün sözüm üstüne düştü
başın göğsüm üstüne düştü
sorsalar bana seni şimdi
gönüller bir gözler ırak düştü
sen bir yana
ben bir sana düştü
sevmek namına her şey
gülmek ağlayana düştü
eller elleri tutmadan
çekildi yana düştü
sen beni sev diye
gönlüm sana düştü
bir küçük ömür sermayesi
mutluluk bulma için
insan insana düştü
mevsim mevsim üstüne
karlar çiçek üstüne
sevdan gönül üstüne
hasretinse hep bana düştü... r. çınaroğlu

GÜZELLİĞİN NEREDENDİR

GÜZELLİĞİN NEREDENDİR
bu güzellik neredendir
gül cemalin aya benzer
huri misin melek misin
huyun güzel huya benzer
gül mü desem gonca olur
gözün kırpsa gece olur
seven hali nice olur
hilal kaşlar yaya benzer
sırma gibi saçın teli
gül yaprağı gibi eli
inceciktir kıvrak beli
sürülmemiş taya benzer
her yiğide naz etmezsin
her görende göz etmezsin
varıp bir kem söz etmezsin
soyun asil soya benzer
çeken bilir derdin senin
hangi gönül yurdun senin
aşktır bize virdin senin
şifalı bir suya benzer
çınaroğlu sevdim dese
gere gere övdüm dese
canı tenden savdım dese
gökteki turnaya benzer
bilmem daha neye benzer... r çınaroğl

ÇOCUK VE OYUNCAĞI

ÇOCUK VE OYUNCAĞI
güzelce süslendi bir çocuk
oyuncağı ile buluşmak için
yola koyuldu çarçabuk
hayaline kavuşmak için
birden aklına geldi saat kaç
sormak lazım birine
bunda bilmem neydi amaç
geçen zamanı koymak yerine
sonra devam etti koşmaya
ilerde bir ağaç gölgesinde
oturdu başladı konuşmaya
o güzel oyuncağı elinde
sus dedi lütfen sevgili oyuncak
ne olur anneme bir şey söyleme
yeni uçtum hayallerime ancak
beni çok uzakta bekletme
derken koşarak aktı gitti zaman
çocuk biraz üzüldü
gökyüzüne bakınca o an
sağnak bir yağmur süzüldü
keşke bir şemsiye olsaydı
yahut kalın bir şey, bir elbise
insanlar bu iyilikle dolsaydı
çocuk dua etti *mümkün ise*
sonra oyuncağına döndü gözü
usulca okşadı onu biraz
ıslanmıştı eli yüzü
hiç etmedi yağmura itiraz
olsun dedi bir ağacımız var
gölgesinde bir çocuk bir oyuncak
belki * Allah* dedi sesimizi duyar
bize yardım eder o ancak
durdu birden yağan yağmur
ardından bir ılık rüzgar
sanki göklerden gelen bir nur
seslendi *çocuklar ah çocuklar*
eline bir küçük kutu vermişti
göklerden gelen nurlu yüz
altına ipek bir döşek sermişti
her yeri yumuşak her yeri düz
çocuk şaşırdı olanlara bakıp kaldı
uyanmak hiç de olası değildi
aklında çocukça bir hayal kaldı
gözünden bir damla yaş geldi...
ah benim babam ah olmayan annem
ah geceme ay gibi doğan ailem
açlığa susuzluğa gam etmez yüreğim
ben bir çocuğum ne diyeyim ne diyeyim... r çınaroğlu

BİZİMDİR

GERİ DURMAM
soysuzlar bassın hele küfürü
atamı sevmekten geri durmam
her biri alçak binlerce sürü
haine sövmekten geri durmam
devletim milletim törem,
dört yanım tam kırk yörem
dolmuş olsa da sürem
vatanı sevmekten geri durmam
şahlanırım damarımda kanımla
geçmişimle tarihimle anımla
daha olmadı şu bir tek canımla
düşmanı savmaktan geri durmam
değil midir acemi arabı kürdü
gardaştır sevip sayan bu yurdu
biter mi sandılar bu ilde kurdu
ismini yaymaktan geri durmam
olmaz ise tarih ile illiyet bağın
viran olur yurdun odun otağın
bir zamanlar açıp kapanan çağın
ismini saymaktan geri durmam
dağları eritip geldik bu hale
at üstünde kuru et ekmek nevale
bir bakın soysuza bir bakın hele
lafımı koymaktan geri durmam
çınaroglum söz ile ne anlar bu itler
ölmez vatanın bağrındaki yiğitler
hele bir bakın elleri kınalı şehitler
kahramanı övmekten geri durmam... r çınaroglu

GERİ DURMAM

GERİ DURMAM
soysuzlar bassın hele küfürü
atamı sevmekten geri durmam
her biri alçak binlerce sürü
haine sövmekten geri durmam
devletim milletim törem,
dört yanım tam kırk yörem
dolmuş olsa da sürem
vatanı sevmekten geri durmam
şahlanırım damarımda kanımla
geçmişimle tarihimle anımla
daha olmadı şu bir tek canımla
düşmanı savmaktan geri durmam
değil midir acemi arabı kürdü
gardaştır sevip sayan bu yurdu
biter mi sandılar bu ilde kurdu
ismini yaymaktan geri durmam
olmaz ise tarih ile illiyet bağın
viran olur yurdun odun otağın
bir zamanlar açıp kapanan çağın
ismini saymaktan geri durmam
dağları eritip geldik bu hale
at üstünde kuru et ekmek nevale
bir bakın soysuza bir bakın hele
lafımı koymaktan geri durmam
çınaroglum söz ile ne anlar bu itler
ölmez vatanın bağrındaki yiğitler
hele bir bakın elleri kınalı şehitler
kahramanı övmekten geri durmam... r çınaroglu

ÇAĞLAYIP GİTTİM

tesiri olmayan sözler üstüne,
sevme umudunu yeğleyip gittim
ıraktan ırağa izler üstüne
gözümde yaşlarla ağlayıp gittim
bilmeden sevdanın en zor halini
hasrete çevirdi aşkın yolunu
neyleyim bu anda dünya malını
hesabı kitabı sağlayıp gittim
tükenmez dediğim seneler bitti
çeresiz kaldım ki çareler bitti
saymadım ben içimde neler bitti
yaramı ateşle dağlayıp gittim
gönülden gönüle gitmek dilerken
sinende kokunla yatmak dilerken
sevmenin hazzını tatmak dilerken
tel tel saçlarınla bağlayıp gittim
gittim ki dönmesi mümkün olmasın
seninle bir aşka imkan olmasın
bu dünya mutlu bir mekan olmasın
dağlardan denizlere çağlayıp gittim
çınaroğlu elbette bir yol bulunur
tutacak bir ağaç bir dal bulunur
nasılsa anlayan bir kul bulunur
diyerek gönlümü eğleyip gittim... r.çınaroğlu