BİZDEN DEĞİLDİR

BİZDEN DEĞİLDİR

mazluma vururken zalimin teki
bir köşede oturan bizden değildir
kendi gibi olmayana diyen öteki
yalanlar uyduran bizden değildir

çıkarı gözetip Hakk'ı unutan
kendi gözü açık halkı uyutan
hazineden katar katar yük tutan
haram lokma yutan bizden değildir

bir arşın bez ile yollara düşen
karanlık çökünce servet bölüşen
garibe sırtını dönüp gülüşen
aslını unutan bizden değildir

elif ile vav'dan tesbih çekince
öyle nazik durur görsen pek ince
mangalda kül komaz lafa gelince
fikri necis kokan bizden değildir

bir söz desen hemen alınır, küser
meclisten çıkar hem sohbeti keser
fitnedir ardında kalan tek eser
yüze maske takan bizden değildir

safi ol birazcık hak hakikat bil
yalnız Hakk'a yönel, Hakk'a eğil
hakikat bildiğin bu yol yol değil
gerçeğe kör bakan bizden değildir

sen hakikat ol da ben olam yalan
bir mezar taşıdır ardında kalan
istersen Kabe'yi bin kere dolan
guslsüz namaz kılan bizden değildir

milletin vebali milletin ahı
huzur bulmaz inan hiç bir sabahı
özünden gayrıda bilip günahı
suçu ele atan bizden değildir

zor iştir bu mevzu konuşmak için
bir bilene sorup danışmak için
gönül gerek Hakk'la tınışmak için
nice gönlü yıkan bizden değildir

çınar'ğlu nicedir söyler bu sözü
kapatsan birini görür bir gözü
huzur-u mahşere varıp da yüzü
bir kara is tutan bizden değildir.... r çınaroğlu

BİR DİLEK TUT

BİR DİLEK TUT

bir dilek tut sevgili,
en uzak yıldızlara bak
en tenha olanı seç
ikimiz gibi
mevsimleri ayrı yaşamak
her şeye inat sevebilmek
gönlü hür yüzü güleç

bütün güzel dilekleri
sevgiliye adamak
varlığına şükreden
tıpkı biz gibi,

bir dilek tut
ikimiz için yürekten
bir deniz meltemi gibi ılık
üşütmeden insanı
her gece bir aşk destanı
her gece kaybolup gökten
kapımızda tepinirken ayrılık

bir dilek tut sevgili
hayallerin ruhumu sallasın
ne bir acı duy, ne üzgün hisset
varsın da bahar olmasın
unut ikimizden başka bütün mevsimleri
bir dilek tut ki öylesine
gönlünde 'sevdadan' öte
bir meziyet kalmasın..... r çınaroğlu

TÜRK TARİHİ

TÜRK TARİHİ

Türk oğlu Türküm ben özüm Türk
yazdığım lisanım dilim,sözüm Türk
varlığım yokluğum iki gözüm Türk
aslı olmayan ne anlar bu sırdan
bilmiyorsan sor Babil'den Asur'dan

ceyhundan su içti yağız atlarım
her savaşta hilal oldu hatlarım
Koca Çine kafa tutar Kürşat'larım
aslı olmayan ne anlar bu sırdan
devlet olmaz bir köleden esirden

üç kıtaya ayak bastı boylarım
ekin ekti orak biçti toylarım
Dört bir yana nam saldı soylarım
aslı olmayan ne anlar bu sırdan
ordum gelir ta Yemen'den Mısır'dan

pay ettik ekmeği nice düşküne
cenk ettik aç susuz Allah aşkına
çevirdik düşmanı böyle şaşkına
aslı olmayan ne anlar bu sırdan
otağ olmaz yamalıklı hasırdan

çağ kapayıp çağ açtı ordumuz
kaç soysuza mezar oldu yurdumuz
sancaklarda resmedilen kurdumuz
aslı olmayan ne anlar bu sırdan
Ulubatlı selam verdi o sur'dan

Korkut Atam öğüt verdi tut diye
Hakanlarım destur aldı kut diye
canlar verdik bayrak diye yurt diye
aslı olmayan ne anlar bu sırdan
imdat olmaz düşmandaki kusurdan

Kutlu Bilge taşa yazdı sözünü
Alparslan Frenge döndü yüzünü
Ozanların destan çalan sazını
aslı olmayan ne anlar bu sırdan
Türk'e tarih olmuş onca asırdan.... r. çınaroğlu

SEVECEKSEN ZAMANINDA SEV BENİ

SEVECEKSEN ZAMANINDA SEV BENİ

seveceksen zamanında sev beni
ömrümün baharı güze dönmeden sev
istemem uzağı yanında sev beni
ayrılık rüzgarı bize dönmeden sev

bakarsın bir garip hancı olurum
düşersin yollara öncü olurum
göğsünde derin bir sancı olurum
tükenen ömrümüz aza dönmeden sev

ha bu gün ha yarın deme sakın
ölümdür bize bizden de yakın
bakma öyle uzaktan kalbime dokun
göğsümde son nefes öze dönmeden sev

kimseler bilmesin duymasın bizi
zalim felek çarkına koymasın bizi
iki gönül iki gurbet saymasın bizi
yeminler yalan bir söze dönmeden sev

tahammülüm sabrım kalmadı inan
kimseler yerini almadı inan
sensiz yurduma bahar gelmedi inan
hasretin yakan bir köze dönmeden sev... r çınaroğlu

AŞKIN TARİFİ

AŞKIN TARİFİ

derin bir özlemle gelir kapına
gizlice kapıdan sızandır aşk
kimse bilmez,soruşup anlamaz
aşığını kaç elekten süzendir aşk

çözülmeyi bekler o derin mana
kimine evlat olur kimine ana
dert ile dolaşır hep yana yana
mecnun gibi çölde gezendir aşk

yunus gibi Hakk'ı arar deryada
günleri savurur getirmez yad'a
itibar etmez gönüldeki feryada
nice güzel kaderi bozandır aşk

altın bir tas ile sunar her saki
saçlara düşürür seneler akı
çekilmez elemdir gönül firakı
en mutlu insanı üzendir aşk

kıskanır goncayı gülü dalından
çevirir yolcuyu doğru yolundan
bir gün ansızın çekip kolundan
götürür bilinmez fizandır aşk

gamsızım deme, bir ilahi var
çekilir gözünden derin uykular
gönlünü bir garip hayale salar
dalları küstüren hazandır aşk

ey yar; sen şimdi hayale dalıp
gözünden gönlüme sevdayı salıp
gitsem de uzaklara başımı alıp
seni bana yar diye yazandır aşk

BAYRAĞIMIZ YILDIZ HİLAL

BAYRAĞIMIZ YILDIZ HİLAL

bayrağımız yıldız hilal
hakikati duyan biziz
yedik içtik cümle helal
Hakk Kuran' a uyan biziz

mavi gökten yeşil yere
her yanımız olsa yara
düşürmeyiz dostu zora
bak nasihat tutan biziz

şeref biziz şan biziz
bayraktaki kan biziz
cümle alem duysun da
bu cennet vatan biziz

her karış her köşesi
her yerden ezan sesi
göğsünde son nefesi
Hakk diye atan biziz

bu toprağın bağrına
neler verdik uğruna
gurur duyup yarına
umutla bakan biziz

gökte güneş yerde su
her yanımız bir pusu
çok sürmez uykusu
toprakta yatan biziz

gün gelir ayaklanır
uykusundan uyanır
o vakit herkes tanır
zülme kafa tutan biziz

çınaroğlu izin ister
doğru bilip sözün ister
zemheriyi yazın ister
yürekleri yakan biziz...r çınaroğlu

GAZEL

GAZEL

bir bad-ı sabasın bahtiyar gönlüme
vaktinde gelmedin ey yar gönlüme

savurup zülüflerin bir dilber-i rana
gayrı hazan olmuş ihtiyar gönlüme

kem göz görmeye gözünde nurun
gözler kim ulu şehr-i yar gönlüme

hem hal olasın bende-i can ile sen
çün gül cemalin bir agyar gönlüme

okundu bir şuh-ı belagat ile adımız
bu gaip ses ki ismini sayar gönlüme.... r çınaroğlu

AH BENİM GÖZLERİ ÖMÜRLÜK YARİM

AH BENİM GÖZLERİ ÖMÜRLÜK YARİM

ah benim gözleri ömürlük yarim
nedendir nazınla usandırırsın
el edip camın tül perdesinden
gel diye bu kulu hep kandırırsın

bazen melaike gibi görünüp
süslenip ala yeşile bürünüp
cemalin göster şöyle bir dönüp
ancak bu ateşi sen söndürürsün

bir gülün manası nedir bilemem
dalıp deryalara inci bulamam
bu kadar işveye naza gelemem
bu hal ile beni sen yandırırsın

düğümlenir yürekteki hasretim
her gece başlar elem nöbetim
sensizken garibim, üstelik yetim
alır garip canım sen öldürürsün

haneme gel olsan, destur diyerek
ömrümü harcasam ben'in sayarak
içimde bir tatlı huzur duyarak
bahtımı yolundan sen döndürürsün

vuslata erer mi ömür sermayem
senden gayrı olmadı ki bir gayem
şayet mutluluksa benim de payem
mutluluk bahşeder sen güldürürsün... r çınaroğlu

RASTLANTI

RASTLANTI

bir gece ansızın
kapı önünde bir gölge
sen misin gelen ey sevgili
sen misin söyle
soğuk ve ayaz bir gece
titrek ellerinde bir şiir
gönlünü de aldınsa yanına
bekleme kapımda
buyur, gönlüme gir

perdeleri sallarken
saçlarından esen rüzgarlar
nemli duvarlara yaslanıp
titrek ellerinde bir şiir
geldiğin yerlerde ıslanıp
bulutlar sessizce ağlarken
bakışların en tutkulu sihir
seninle başlasın razıyım
hep böyle akşamlar

bir gece ansızın
duvarda saatlerin sesleri
kesilirken zamanı durdurup
yalnızca ikimizi bağlayan
tutkuyla içimizi doldurup
adına ne dersen sana kalmış
iki aşığın kesilirken nefesleri
mum ışığında yanakalmış
bu garip hevesleri

bir sabah ansızın
yatağımın sol yanında
kendine ait kokular bırakarak
kim bilir içindeki bu sızın
uykunun en güzel anında
sarıp sarmaladı tenini
gözlerinden akarak

bir şehir efsanesi
bir akşam sefası
bir gece rastlantısı
bir sabah aydınlığı
bir tatlı gülümseme
aldırma, alışırım elbet ki
habersiz gitmene.......r. çınaroğlu

SENİ BEKLEDİM

SENİ BEKLEDİM

bekledim ruhunda bir iz arayıp
gelirsin diyerek seni bekledim
ne günah işledim ne de bir ayıp
hasretini giyerek seni bekledim

bazen uzak oldun görmemem için
bazen gizlendin seni bulmamam için
senden bir haber almamam için
saatleri sayarak seni bekledim

dua mı etmedim Hakk'a sen için
rüyaları sana yordum gelmen için
bel ki bir gün hasretimi bilmen için
özlemler duyarak seni bekledim,

kainat canlandı tazeliğinden
baharlar kıskandı güzelliğinden
ne olur bir kez tutup elinden
hayaller kurarak seni bekledim

ne tuhaf değil mi sevda denen hal
gönlüm aşksızken karanlık mahal
gözlerin gök yüzünde gizlenen zuhal
olur mu diyerek seni bekledim... r çınaroglu

DUA

DUA

sensiz her gecem uzun
her günüm kısa
yokluğun nasıl bir hüzün
nasıl bir tasa
ellerin açık, mahcup yüzün
ne zor olurdu yaşamak
Allah'a giden dilekler
dualar olmasa... ..r çınaroğlu

GÖZLERİN

GÖZLERİN

o güzel gözlerine uykular satayım
gecenin matemi senden ırak olsun
bir gemi gibi gözlerine demir atayım
gözlerin kaldığım son durak olsun

bakarken Tanrı'nın armağanı gibi
güneşin doğuşu en güzel anı gibi
beklemek seni sevda zamanı gibi
gözlerin aklımdaki bir merak olsun

dört mevsimi seninle yaşarmış gibi
sana doğru dört nala koşarmış gibi
yağmurla gözlerinden taşarmış gibi
akan benim,o gözlerin kurak olsun

her gece rüyama girse de gözlerin
gönlümü zincire vursa da gözlerin
aynada karşımda dursa da gözlerin
ümitvar bulayım böyle berrak olsun

geçmişe götürsün razıyım buna
kul etsin gönlümü sevda yurduna
bir gece meleklerle gelip uykuna
gözlerin senden bana burak olsun... r çınaroğlu

GARDİYAN

GARDİYAN

taş duvarlar kalın koğuşlar nemli
ömrümü tüketti burası gardiyan
hasret ile içtiğim çaylarım demli
geçmiyor gönlümün yarası gardiyan

bir gün gelmese beklediğim yar
yüreğim kederli gözlerim ağlar
bir kuşun kanadında kaldı umutlar
götürdüğü yer acep neresi gardiyan

gün sayarım, gün eksiltip ömürden
karanlık geceler, karadır kömürden
nice insan tanıdım hep garip türden
bulunmaz hal bilen birisi gardiyan

gün doğmuş gün batmış kime ne
kaç sene kin gütmüş kime ne
kaç sene burada yatmış kime ne
dinmez bu baş ağrısı gardiyan

unuttum gülmeyi kahır çekmekten
kesildim yediğim aşla ekmekten
usandım güneşsiz göğe bakmaktan
karıştı mevsimlerin sırası gardiyan... r çınaroğlu

VATANSIZLAR !

VATANSIZLAR

Vatansızlar vatansızlar.
Vay onursuz vatansızlar.
Kanın bu toprağa aksa.
Dört yanından vatan sızlar....

Aş istedin vermedik mi
Kardeş bilip sevmedik mi
Söz verip de durmadık mi
Vay onursuz vatansızlar...

Bu gün bu hal neyin nesi
Sahte dümen tuttun yası
Bu vatanda bozkurt sesi
Duyacaktır vatansızlar.

Al bayrağın gölgesinde
Vatan buldun sinesinde
Her bucakta yöresinde
Dolaşıyor vatansızlar...

Artık gardaş bilme bizi.
Dara düşüp bulma bizi.
Toprağımda çakal izi
Bırakıyor vatansızlar...... r cinaroglu.

BİR MİLLET UYANIYOR

BİR MİLLET UYANIYOR

bakın ki maziye ecdadımız var
an'dan gayrı bir millet uyanıyor
tarihin her sayfasında adımız var
dünden gayrı bir millet uyanıyor

bir olsun şarkı ile şimali garbı
yalandır anlarız hainin kurbu
bize sorun zalimle zulümle harbi
ondan gayrı bir millet uyanıyor

değişecek biz bize olursak akış
kimine yetecek şöyle bir bakış
bırakın ilkbaharı olsa kara kış
bundan gayrı bir millet uyanıyor

milletim bayrağım vatanım bir
şehid olup toprakta yatanım bir
ezanlar okunur tekbir-ü tekbir
dinden gayrı bir millet uyanıyor

her yanımda yara her yanımda kan
koşuştu kim varsa öldüğümü duyan
uyuma ! aç gözünü ne olur uyan
senden gayrı bir millet uyanıyor...r çınaroğlu

EY SALINIP GELEN DİLBER

EY SALINIP GELEN DİLBER

ey salınıp gelen dilber
gamzelerin gül söyletir
gülden nazik gülen dilber
şeker şerbet bal söyletir

gah kamersin gök yüzünde
gah gezersin yer yüzünde
bir sevdasın aşk özünde
adın güzel, dil söyletir

bazen akşam ile çıkar
bazen saltanatlar yıkar
güzelliğin canlar yakar
nice garip kul söyletir

marifet seni var edende
sensiz ömrü zor edende
bu gönlüme yar edende
bende hasıl hal söyletir

mecnun olsam kafi değil
sensiz ömür nafi değil
derman yazar safi değil
nazar eder lal söyletir,

yar sırrına ermek gerek
yare gönül vermek gerek
çınaroğlu'n sormak gerek
çalar sazı tel söyletir......r çınaroğlu

BİR ANKARA ŞİİRİ

BİR ANKARA ŞİİRİ

ne o gözlerin yaşlı
başında sevda mı var
ey gönül başkentim
ey benim ankaram
gidişin ömrüme zarar
ey benim gönül yaram
ne o gözlerin yaşlı
başında sevda mı var

işittim yağmurun sesini
bir akasya gölgesinde
belki eski bir tren garında
kızılayın sokaklarında
ey benim gönül başkentim
ey benim ankaram
her gece kanar sensiz
şu benim gönül yaram

özlediğim sensin,
beklediğim sen
kocatepede ışıklar yanar
bir sabah vakti gibi serin
bir ankara kadar güzel
beni aşık eden gözlerin

ey benim gönül başkentim
ey benim ankaram
ey benim çiğdem sarısı ayrılığım
gözlerine düştüm
sen ankarasın bana
ben sıradan bir diyar
tutuşsun hasretinden bu şehir
belki de sesimi duyar
yaşamak sonsuz değil lakin
sensiz ölmek var.......r çınaroğlu

EY BU DERDİ BİLEN KİŞİ

Ey bu derdi bilen kişi
Dermanını vermez misin
Ey gönlüme giren kişi
Sen muradın ermez misin

Bencileyin aşık olsan
Şöyle garip maşuk olsan
Leylime bir ışık olsan
Sen ışıksın girmez misin

Ayıp sayma utandırma
Garip gönlümü kandırma
Bundan böyle çok yandırma
Ahvalimi görmez misin

Dua eder her namazda
Seni sorar çok da azda
Onca sitem onca nazda
Gönül yıkıp kırmaz mısın

Ay ışıgı gecedendir
Hasret büyük acıdandır
Adın kutsal hecedendir.
Adın bana sormaz mısın

Güzelligin çare değil
Yaram onmaz yara degil
Yalvarışım yar'a değil
Hakk divana varmaz mısın

Anlar isen bu sevda sır
Hep kendinde buldu kusur
Hasretinden günüm asır
Oldu bunu bilmez misin

Çınaroğlu ne haldedir.
Sevda denen bir yoldadır.
Diken,gonca gül daldadır.
Sen bu gülü dermez misin.... r.çınaroğlu.

KAHVERENGİ GECE

KAHVERENGİ GECE

ayrıldım gönül mabedinden
kahverengi bir gecede
hayalim yarım kaldı
umudum kanlar içinde
üzerine alınma ne olur
gidiyorum gönül mabedinden
kahverengi bir gecede

ardımda şehrin ışıkları
sokakların en çıkmaz yerleri
gece kıskanırken aşıkları
saklıyor serserileri
kovdun mu beni
yoksa ben mi alındım
günahım sevabım aşkın boynuna
unutma sevildiğin günleri.

şimdi sen şehrin bir ucunda
ben bir ucunda
kahverengi bir geceyi anımsatır
hatıraların avucumda
saçlarına ayaz vursun
çiğ düşen dallar gibi
her gece böyle hüzün her gece hasret
her gece seni anımsarım
her gece ağlar gibi

ayrıldım gönül mabedinden
bundan sonrası sen sağ ben selamet
umudumu bıraktım,
bir de yarım kalan düşleri
kahverengi bir geceye sardım
aklıma düşen gülüşleri
ardımdan bir garip ses, yine
içimde bir burukluk
ne olur iyi bak kendine
sen sağ ben selamet
ben kahverengi bir geceye
sen Allah'a emanet... ...... r çınaroğlu.

İZMİRİN GÜZEL KIZLARI

İZMİRİN GÜZEL KIZLARI

izmirin güzel kızları
bakışları dillerde
gözleri renk renk 
tarihin en erken çağları
destanlaşır gönüllerde
her biri bir ömre denk...

bir incir bahçesinden
belki bir nar gölgesinden
anlarsın sevildiğini o an
sana bakan gözlerinden
izmirin güzel kızları
geceleri bir başka güzel
kıskandırır yıldızları...

eğenin mavisi yeşili alı
kimi bir tütün tarlasından gelir
aslını sorarsan izmirli olmalı
düğünlerde süslenir
en güzel günlerde hep
izmirin güzel kızları sevilir...

sıcak bir gönül var
gün,gece, sabah ve her an
izmirin güzel kızları bakar
o bakışlar ki akıllarda kalan
serin bir meltemle sallanır
saçları dökülür omuzlardan
izmirin güzel kızları
hani bilirsin !
aşık olur birine
ömrünü verirsin... r çınaroğlu

GEL NE OLURSUN

GEL NE OLURSUN

yolumu yokuş eyleme,
gel ne olursun
bir kendin bir gönlün
baharı kış eyleme
bir bahçen bir gülün

gel ne olursun
vakit dar, gün kısa, ölüm yakın
efkarıma aldanıp üzülme sakın
gerçeği düş eyleme
gel ne olursun

ellerinden tut kaybolan umutların
yüreğine bir "dur" de
gözlerine iyi bak aynada
ya kendini gör gururla
ya da vazgeçtiklerine ağla

gel ne olursun
vakit dar gün kısa ölüm yakın
üzülme bu halime
efkarıma aldırma sakın
gel ne olursun... .r . çınaroğlu

ACABA

ACABA

bakıp da mezar taşıma dostlar
acaba bir garip ölmüş derler mi
iltimam eylesin başıma dostlar
acaba bir garip ölmüş derler mi

ardında kalmamış sağdan kimsesi
bilmem kimin neyi şol kimin nesi
kabirden işitince bir garip sesi
acaba bir garip ölmüş derler mi

padişah değil ki anıt yapılsın
bir sır duysun alem sırra kapılsın
adı unutulsun mülkü satılsın
acaba bir garip ölmüş derler mi...

kim bilir ne derdi vardı garibim
az kazanır helal yerdi garibim
canı gitti bedeni serdi garibim
acaba bir garip ölmüş derler mi

ağıtlar yakmadı kimse ardına
rağbet olsun isterdi insan merdine
revan oldu can ebedi yurduna
acaba bir garip ölmüş derler mi

sanmayın toprağın altı serindir,
fani dünya bir ömürlük yerindir
sanma ölüm yalnız gariplerindir
acaba bir garip ölmüş derler mi

çınaroğlu ilim irfan bilesin
Hakk yolunda hemi Kuran bilesin
adaleti yüce sultan bilesin
acaba bir garip ölmüş derler mi
ömür bitmiş,gülün solmuş derler mi ... r çınaroğlu

YOL

YOL

girdik selam ile dost meclisine
içtiğimiz mey muhabbettir bizim
cahiller makam mevki yolunda
geçtiğimiz yol hakikattir bizim

gönlümüzü bir dergaha salalım
lüzum varsa az nasihat alalım
kusur ise kendimizde bulalım
seçtiğimiz hal marifettir bizim

kimi kötü söylesin kim ise acı
kimi erdem bilir başında tacı
bir tatlı sözdür gamın ilacı
bildiğimiz dil nezakettir bizim

ehli gönül toplanıp hatır soralım
varsa bir mazlumda yara saralım
hep beraber Hakk divana varalım
bulduğumuz tat lezzettir bizim

çınaroğlu gafil olma, gözün' aç
Hakikattir insana bir tek ihtiyaç
yalnız Hakk'a inan "O" na ol muhtaç
ülkümüz gayemiz hamiyettir bizim.... r çınaroğlu

DEME Kİ

DEME Kİ

deme ki Yaradan duymaz derdimi
herkes bilir derdini harman olursun
insan bu hakikat sırrına erdi mi
Hakk yolunda döner kirman olursun

cevherin hasıdır mayanda ki nur
var git muhabbeti Hakk ile yoğur
yokluğa katlanıp varlığa buyur
kanar susayanlar umman olursun

bülbülü sevip de yerme bir kuşu
o kuş ki Allah için çıkar yokuşu
etmesin gafil seni bir kul bakışı
sonra döner döner pişman olursun

bak şöyle semaya arzı bırak da
Allah'a yakındır ne var ırak da
sen yağmur olup göklerden ak da
dertli gönüllere derman olursun

çınaroğlu sabreder cevr-ü cefaya
inanmaz kul ile gelen sefaya
kalmışsa gönlünde bir damla haya
arif meclisinde sultan olursun.. ,,r çınaroğlu

BİR AKDENİZ HAVASI

BİR AKDENİZ HAVASI

bir akdeniz havası çek
ciğerlerin hayat bulsun
düşün ki akdenizde bir mevsim
aman Allah korusun
sensiz geçecek...

bir akdeniz havası çek,
torosların karlı tepesinden
güzel kızlar sahillere inecek
anlarsın bülbülü sesinden
güzel bahçelerde ötecek

bir akdeniz havası çek
düşlerin tarih öncesinden
çağları aşıp gelecek
belki bir turunç gölgesinden
bir sevda yeşerecek,

bir akdeniz havası çek
bilmem adanadan, mersinden
bilmem antalyanın neresinden
bir akdeniz havası çek
aşkın meltemi dolaşırken
saçların aklıma,
gözlerin gönlüme düşecek,
ve beni anımsayarak sevgili
bir akdeniz havası çek...... r çınaroğlu